HABERLER

Kaynak Dergisi’nin 79. sayısı “Psikolojik Sermaye” başlığıyla okuyucuyla buluştu

Değerli Kaynak Dostlarımız,

 
İş yaşamında sermaye kelimesi yıllarca maddi kaynağı ve birikimi tanımladı. Bu kavramın ticari bir girişimde bulunmak ve yürütmek için gerekli olan parayı ve paraya çevrilebilecek malları kapsayan bir anlamı vardı. 2000’lerden itibaren bilgi teknolojisi, bilginin yaygınlaşmasına imkân vererek bilgiyi sermaye olarak görmemizi sağladı. Sermaye maddi kaynak ve birikim olan anlamını korudu. Ancak maddi değerlerin ötesinde yeni bir anlam ve kullanım alanı buldu. Bilgi ekonomisi, bilgi şirketi ve bilgi işçisi yaklaşımı entelektüel sermeye anlayışını doğurdu. Amerika’da tanıştığımız Thomas Stewart’ı dinlediğimizde görüşlerinden etkilendik. Entelektüel sermaye kitabında ve konuşmalarında bu yeni sermayeyi kurumların yeni zenginliği olarak tanımlıyordu. Stewart’ı Borusan sponsorluğunda Türkiye’ye davet ettik. Böylelikle Türk iş hayatını entelektüel sermeye anlayışı ve kurum içi çalışmalarıyla buluşturma imkânımız oldu.
 
Bugün psikolojik sermayeyi konuşuyoruz. Üzerine odaklandığımız bu kavram, iş yaşamının insani yanı üzerine inşa edilmiştir. İnsanın var olmasına ve var etmesine imkân veren içsel koşullarla ilgili durumlar üzerinde yoğunlaşarak bireyin kendi liderini yaratacağı psikolojik dinamikleri ele almaktadır. İşinin lideri olmanın 5 basamağı vardır; işi yapmayı öğrenmek, işi öğretme yetisi geliştirmek, işi yönetmek, fonksiyonu yönetmek, işletmeyi yönetmek. Bu basamaklarda entelektüel sermayeye eşlik etmesi beklenen psikolojik sermeyenin unsurları olan umut, olumlu düşünce, yılmazlık ve öz yeterlilik olarak ele alınıyor. Bu dört özellik insanın öz değerlerinin yok olamayacağı ve elinden alınamayacağı gerçeğiyle bağlantılıdır. Kendi kendine yetebilen, değişen koşullara kararlılıkla yaklaşabilen, umudunu yitirmeyen ve olumlu psikoloji kriterlerini benimseyerek daha iyisini başarmak için harekete geçebilen insanın gücünü temsil eder.
 
Bu sayıda yazarlarımız psikolojik sermayeyi ve bileşenlerini farklı alanlardan örneklerle kaleme aldılar. Duygulara bağlı karar ve davranışları yönlendiren bu görünmez donanımı görünür kılmanın, bireyin kendisi ve çevresiyle kurduğu bağı güçlendirmenin yollarını paylaştılar. Kaleme aldıkları yazılarda gelecek planlarının hayata geçmesine nasıl imkân verdiğinin kuramsal ve yaşamsal örneklerini bulacaksınız.
 
Yönetim ve İK çalışanların psikolojik sermayelerine odaklanarak, bireyin, ekibin, kurumun gücünde anlamlı bir değişime imza atabilirler.
 
Saygılarımla
 
Prof. Dr Zuhal Baltaş
 
Dergiyi okumak için tıklayınız.

Fotoğraflar :

« Geri Dön

  • Sayfayı Paylaş >
© BALTAS 2020 Tüm hakları saklıdır.