SEÇİLMİŞ YAZILAR

İş Ortamı ve Mutluluk

Prof. Dr. Acar Baltaş

Son dört yazımız mutluluk konusunda yapılan yeni araştırmaları, genel kabul ve dogmaların dışında özgün yaklaşımları içeriyordu. Yazıların gördüğü ilgi üzerine bu konuya devam etmeye karar verdik.

Ekonominin sıkıştığı dönemlerde, herhangi bir işte çalışıyor olmak bile memnuniyet verici olabilir. Ancak bir işin uzun dönemde verdiği doyumun elde edilen gelirle doğru orantıda olmadığını herkes bilir. Yapılan araştırmalar kişinin sınırlarını zorlayan, ancak yeteneklerini ortaya koymasına imkan veren ve başarı duygusu yaşatan bir işin insanların mutluluğu üzerinde etkisinin olduğunu ortaya koymaktadır. Uzun dönemde kişinin anlam bulduğu değerleriyle uyumlu bir iş; iyi bir ücret, gösterişli bir çalışma odası ve kartvizitteki gösterişli unvandan çok daha doyum vermektedir.

Bir başka önemli nokta kişinin iş ortamında uyum içinde çalıştığı arkadaşlarının varlığıdır. İyi arkadaşlık ilişkileri, iş doyumu üzerinde doğrudan etkilidir.

İşinizin mutluluğunuz üzerinde nasıl bir etkisi olduğu konusunda fikir sahibi olmak için şu sorulara vereceğiniz cevaplardan yola çıkabilirsiniz:

  1. Bu iş benim için neden önemli?
  2. Ortaya çıkacak sonuçlara benim katkım ne?
  3. Burada beni heyecanlandıran bir şey var mı?
  4. Bu iş beni geliştiriyor mu?
  5. Bu iş bir ölçüde de olsa hayattaki varlık nedenimle bağlantılı mı?
  6. Çalışmadığım veya işte olmadığım zamanda işi düşünüyor muyum?
  7. Bu iş bana gurur veriyor mu?
  8. Çalıştığım yerde en iyi arkadaşım diyebileceğim bir veya iki kişi var mı?

Bu sorulara vereceğiniz cevapların yanı sıra iş ile ilgili diğer faktörler de mutluluk ve yaşam doyumu üzerinde etkilidir.

Yolda geçen zaman: İnsanların yaşadığı olumsuz duyguların en yoğun olduğu durum, iş için yolda geçen zamanın uzunluğudur. Bu nedenle kişinin evine yakın bir iş bulması veya işinin olduğu yere yakın bir evde oturması en mantıklı çözümdür. Bu öneriye uymak kolay olmasa da, her gün işe giderken bir buçuk, gelirken iki saat yolda geçirerek yaşamanın da kolay olmadığını hatırlatalım.

Uzun çalışma saatleri: Rekabetçi bir ortamda çalışanların iş hayatını standart mesai saatleriyle sınırlanmış olarak düşünmeleri gerçekçi değildir. Ancak fazla mesai yapmanın işin doğal bir parçası durumuna gelmesi de yaşam doyumu üzerinde olumsuz etkiye sahiptir.

Yıllık tatil: Hangi nedenle olursa olsun, yılda en az iki hafta, mümkünse bölerek tatil yapmak gerekir. Bu tatil zihnin ve bedenin kendisini yenilemesi, sevilen etkinlikler ve kişinin ailesiyle vakit geçirmesi açısından önem taşır. Ayrıca yıl içinde, uygun dönemlere serpiştirilecek birkaç uzun hafta sonu tatili de benzer şekilde duygusal ve zihinsel yenilenme açısından değer taşır.

İşten sonra sosyalleşme: Batı kaynaklı araştırmalar, insanların cinsellikten sonra en olumlu duygu durumuna geldiği etkinliğin, işten sonra arkadaşlarla geçirilen zaman olduğunu ileri sürmektedir. İşten sonra arkadaşlarla geçirilen bir süre hem arkadaşlığı geliştirmekte hem de gevşemeye neden olmaktadır.

Doğru patron(yönetici): Gallup’un sağlıklı yaşam konusunda yaptığı araştırma doğru bir patronla çalışıyor olmanın iş doyumu konusunda en büyük belirleyici olduğunu ortaya koymuştur. İyi patron olarak tanımlanan kişilerin özellikleri olarak şöyle sıralanmıştır.

  1. Yaklaşılabilirlik: İşle ilgili bir zorluğu veya kişisel sorunlarınızı konuşmak için odasına kolay girebilir misiniz?
  2. Geribildirim: İyi bir iş yaptığınızda sizi takdir eder mi? İşler yolunda gitmediğinde size yapıcı geribildirim verir mi?
  3. Beklentiler: Sizden ne beklendiğini tam olarak biliyor musunuz? Yöneticinizin sizden beklentileriyle; sizin kendi görev ve sorumluluklarınızla ilgili algınız tam olarak uyuşuyor mu?
  4. Delegasyon: Size verdiği bir görev konusunda belirli bir ölçüde serbestlik sağlar mı?
  5. İyi dinleyici: İletişime açık mı? Sizi ve fikirlerinizi sözünüzü kesmeden dinler mi?
  6. Güven: Ona güvenir misiniz?
  7. İlgi: Size insan olarak değer verdiğini düşünüyor musunuz

Öğretin: İşlerinde başkalarına bir şeyler öğretme konumunda olanların, mesleklerinde daha çok doyum yaşadıkları görülmüştür. Bu nedenle ister satış ve pazarlama, ister üretim veya hizmet hangi alanda olursa olsun haftalık mesaisinin bir bölümünde gençlere veya başkalarına bildiklerini öğretmek, yaşam doyumunu olumlu etkilemektedir. Bu konumdaki kişilerin işlerine ve hayata daha olumlu baktıkları ve daha yüksek bir enerji düzeyine sahip oldukları bulunmuştur.

Sonuç

İş sadece hayatımızı kazanmak için bir araç olmayıp, aynı zamanda potansiyelimizin ve gücümüzün sınırlarını test edebileceğimiz ve hayattaki varlık nedenimize hizmet edebileceğimiz bir alandır. Kişini işini yaparken aldığı zevk, o işten kazandığı parayı harcarken aldığı zevkten fazlaysa, kişi anlamlı bir hayat yaşıyor demektir.

  • Makaleyi Paylaş >
© BALTAS 2020 Tüm hakları saklıdır.